Annenin diş sağlığı bebeği de etkiliyor

Annenin diş sağlığı bebeği de etkiliyor

Annenin diş sağlığı bebeği de etkiliyor

Hamilelik döneminde meydana gelen fizyolojik ve hormonal değişimlere, ağız sağlığını riske sokan, dişleri ve dişleri çevreleyen yumuşak dokuları etkileyebilecek sorunlarında eşlik edebileceğini söyleyen Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir anne adaylarına özel açıklamalarda bulundu.

İSTANBUL (İGFA) - Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir, hamileliğin ilk 3 aylık döneminde sıklıkla görülen bulantı ve kusma, diş yüzeylerinde mineral kaybına sebep olarak, ‘erozyon’ dediğimiz diş aşınmalarına yol açabildiğini söyledi.

"Bu dönemde sodyum bikarbonatla gargara yapmak, ağız içindeki asidik ortamın nötralize edilmesine yardımcı olur" diyen Dt. Demir, "Akıllarda kalması gereken ise, kustuktan hemen sonra yapılan diş fırçalamanın diş yüzeylerinde meydana gelebilecek aşınmayı arttırabileceğidir. Kusmadan sonra dişlerin fırçalanması için 45 dk-1 saat beklenmesi gerekir.  Düzenli olarak sodyum floridli ağız gargaralarının kullanılması, dişlerden sert doku kaybını önlemeye yardımcı olurken, aynı zamanda diş hassasiyetinin de kontrol altında tutulmasını sağlar.” dedi.

DÜZENLİ SU TÜKETMEK ŞART

Hamilelik dönemindeki hormonal değişimlerin ağız kuruluğuna sebep olabileceğinin de altını çizen Nurgül Demir “Tükürük miktarındaki düşüş, ağız içindeki yumuşak dokuların ve diş yüzeylerinin temizlenebilirliğini azaltarak; diş çürükleri ve diş eti hastalıkları için risk oluşturur. Düzenli su tüketmek genel sağlık için ne kadar önemliyse, ağız ve dişlerin sağlığının idame ettirilebilmesi için de göz ardı edilemeyecek bir öneme sahiptir. Kslitollü sakızlar, çiğneme sırasında tükürük akışını arttırarak, ağız içi yumuşak dokuların ve diş yüzeylerinin temizlenmesini sağladığı gibi; ağızda oluşan asitlerin tamponlanmasını sağlayarak çürüklerin önlenmesinde de aktif rol oynar. Aynı zamanda diş yüzeylerine bakteri tutulumunu azaltarak, dişleri çürümeye karşı korur. Hamilelik döneminde ağız kuruluğu şikayeti olan anne adayları için pratik bir çözüm alternatifi olacaktır.” diye konuştu.

GEBELİK DİYETİ GİBİ SORUNLARA YOL AÇABİLİYOR

“Hamileliğin ikinci üç aylık döneminde ise, özellikle diş eti hastalıkları için tetikte olmak gerekir. ‘Hamilelik gingivitisi’ olarak bilinen ve diş etlerinde kırmızılık, şişlik, hassasiyet ve diş eti kanamaları ile başlayan diş eti problemlerine karşı, geç kalınmadan önlem alınması gerekmekte ve mutlaka uzman bir diş hekimine danışılarak, düzenli takipleri aksatılmamalıdır.” açıklamasında bulunan Demir “Aksi takdirde, hamileliğin ortalama sekizinci ayları diş eti hastalıklarının pik yaptığı bilinen dönemlerdir. Hamilelik döneminde karşılaşılan diş eti hastalıklarından, estetik bölgede bulunan ön dişler arka grup dişlere göre daha çok etkilenmektedir. Diş eti hastalıklarının erken doğum, fetüste gelişme geriliği, düşük doğum ağırlığı, preeklemsi ve gebelik diyabeti gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği unutulmamalıdır.” dedi.

Dt. Demir, bu konuda dikkat edilmesi gereken hususları 5 maddede özetledi:

1- Anne adaylarının, düzenli diş hekimi kontrollerini aksatmaması; hamilelik döneminde diş problemleri ile karşılaşma riskini en aza indireceği gibi, diş eti hastalıkları sebebi ile anne ve bebeğin zarar görme ihtimalini de ortadan kaldırır.

2- Bulantı ve kusma ile seyreden hamileliklerde, kusmadan hemen sonra diş fırçalamak için, 45 dk beklenmelidir. Ağzın suyla çalkalanması, sodyum bikarbonatla gargara yapılması ağız içindeki asidik ortamın dengelenmesine yardımcı olarak, diş yüzeylerinin korunmasına katkı sağlayacaktır.

3- Hamilelik döneminde, her sabah kahvaltısından sonra ve her gece uyumadan önce dişlerin fırçalanması, kusma kaynaklı diş aşınmalarının ilerlemesini ve aşınma kaynaklı meydana gelebilecek diş hassasiyetini önleyecektir.

4- Ağız kuruluğundan şikayetçi olan anne adaylarında, kslitollü sakızlar, çiğneme sırasında tükürük akışını arttırarak, ağız içi yumuşak dokuların ve diş yüzeylerinin temizlenmesini sağlayacağı gibi; ağızda oluşan asitlerin tamponlanmasına etki ederek çürüklerin önlenmesinde de aktif rol oynar.

5- Organik yoğurt ve kefir tüketilmesi, yüksek kalsiyum içerikleri ile diş yapısını güçlendirip, tükürük yapısını kalsiyumdan zengin bir hale getirirken; aynı zamanda probiyotik özellikleri ile ağız içindeki bakteri sayısını azaltarak anne adaylarını diş eti hastalıkları ve diş çürüklerine karşı korur.


Haber Kaynak : İGFA

ulusalbasinajansi.com web sitesinde yayınlanan haber, resim, bilgi, belge, metin, video niteliğindeki tüm yazılaı ve görsel eserler Türkiye Cumhuriyeti Yasalarına tamamen uygun olarak yayınlanmaktadır. TC 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun telif haklarına ilişkin hükümlerine ve AB Fikri Mülkiyet Hukukuna göre Ulusal Basın Ajansı'.com'un yazılı izni olmadıkça hiçbir kimse, yayıncı ve kuruluş, herhangi bir eserin tamamını veya bir kısmını yayınlayamaz, çoğaltamaz, alıntı yapamaz

Memduh Büyükkılıç'tan esnaf ziyaretleri

Yurtta bugün hava nasıl olacak? Doğu Karadeniz'de kuvvetli rüzgâr uyarısı

Kocaeli, Büyükşehir ile kabuk değiştiriyor

Düzce’de tomruk yüklü tır uçuruma yuvarlandı

Kayserili minik şefler mutfağa girdi

KİMSE BUNU BÖYLE OKUMADI

Yunus Karagöz: “Terörsüz Türkiye, Güçlü Türkiye Demektir”

Alsancak Partisi Çalışmalarına Hız Verdi

TARIMKON 5. Olağan Genel Kurulu Ankara’da Yapıldı

Osmangazi’de Cengiz Aytmatov Günleri sanat ve edebiyatla taçlandı

Beslenme yardımı birinci yılında binlerce öğrenciye ulaştı

BTÜ’de “5 Dakikada TEKNOFEST” heyecanı

Yeni Cuma Parkı yaz aylarında botanik bahçesine dönüşecek

Karatay’da öğrenciler sabah namazı programında buluşuyor

Akdeniz Üniversitesi’nden Muratpaşa Dostluk Parkları’na ziyaret

Nurhayat Altaca Kayışoğlu: “Özgür sanat olmadan demokrasi olmaz”

Büyükşehir’den kent hafızasını güçlendirecek çalışma

Umut, Muğla’da farkındalık yarattı

Başkan Altay uluslararası heyetleri ağırlıyor

3. Yaş Üniversitesi ile sağlıklı yaş alıyorlar

Mehmet Atmaca: “2026 bütçesi ulaştırmada yatırım değil, durgunluk vaat ediyor”