ENVER GÜLER
BURSA / UBA - Dünya Türk Birliği Güney Marmara Bölge Başkanı Veteriner Hekim Ahmet Metin Alkan, Hicri Yılbaşı ve Muharrem Ayı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Mesajında Muharrem Ayı’nın paylaşmanın, birlik ve beraberliğin pekişmesinde çok önemli olduğunun altını çizen Başkan Alkan, Muharrem Ayı’nın aynı zamanda Hicri yılın da başlangıcı olduğunu hatırlatarak Hicri Yılbaşı ve Muharrem Ayının tüm İslam âlemine sağlık, huzur ve esenlik getirmesi temennisinde bulundu.
Hicri Yılbaşı ve Muharrem Ayı dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Dünya Türk Birliği Güney Marmara Bölge Başkanı Veteriner Hekim Ahmet Metin Alkan , Muharrem Ayı’nın inancımızda ve tarihimizde önemli bir yeri olduğunu belirtti.
Başkan Alkan’nın mesajı şu şekilde; “Bilindiği gibi hicri takvimin başlangıcı olan Muharrem ayı; birlik, beraberlik, hoşgörü, yardımlaşma, dayanışma gibi toplumsal bağların güçlü hissedildiği ve bizleri birbirimize bağlayan önemli günlerdendir. Hicreti de içerisinde barındıran bu kıymetli ay, insanların yenilenmesi için aslında bir fırsattır. Çünkü hicret, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed(s.a.v.)’in Mekke’den Medine’ye uzanan yolculuğudur. Bu yolculuk, dinimizin önemli dönüm noktalarından biridir ve bu kıymetli ayın içerisinde bizlere bir müjde, bir rahatlama ve en önemlisi değişim ve dönüşümü aktaran en güzel fırsattır. Bu dönem, geçmişin muhasebesini yaparak, yeni başlangıçlar için harekete geçme ve manevi bir yenilenme sürecine girilmesi için bulunmaz bir ikramdır.
Muharrem ayı, daha birçok önemli tarihi olaya ev sahipliği yapar. Bunların en önemlisi Kerbela Olayı'dır. Kerbela'da Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin şehit edilmesi, hepimizi halen derinden üzmektedir. Devirler değişse de yaşanan acılar maalesef tekerrür ediyor. Bugün Gazze’de, Doğu Türkistan’da ve nice mazlum ve mahzun coğrafyalarda yaşanan sıkıntılar Kerbela’da yaşanan zulmün yankısını taşımaktadır. Yaşanan bu acı olaylar karşısında anlıyoruz ki; birlik ve be beraberlik içerisinde zulme karşı direnmek çok önemlidir. Tarih boyunca süregelen haksızlıklara karşı duyarlılığımızı kaybetmeden ve mazlumların yanında yer alarak adaletin tesisine katkıda bulunmalı ve Hicret'in bizlere öğrettiği gibi, zulme ve haksızlığa karşı durmalı, mazlumların yanında yer alarak adaletin tesisine katkıda bulunmalıyız. Hicret'in getirdiği değişim ve dönüşüm ruhuyla, adil ve huzurlu bir dünya için çaba göstermeliyiz. Dolayısıyla, Hicri Yılbaşı ve Aşure Günü, kültürümüzde sadece dini değil, aynı zamanda sosyal bir öneme de sahiptir. Bu sebeple içinde bulunduğumuz bu kıymetli ayın değerini bilmeli, feyiz ve ikramından istifade edebilmeliyiz.
Bu duygu ve düşüncelerle Muharrem Ayı’nın birlik, beraberlik ve kardeşlik hukukumuzu daha da güçlendirmesine ve dünya üzerinde barış, esenlik ve huzur tohumlarının yeşermesine vesile olmasını diliyorum. Yeni umutların filizlenip, yeni heyecanların umudu olacağına inandığımız güzel bir aya girmenin sevinciyle 1446’ ıncı Hicri Yılbaşını tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum.”