Dokuz Eylül depremlerin izini sürecek! DEÜ keşfedilmemiş yeni fayların peşinde...

Dokuz Eylül depremlerin izini sürecek! DEÜ keşfedilmemiş yeni fayların peşinde...

Dokuz Eylül depremlerin izini sürecek! DEÜ keşfedilmemiş yeni fayların peşinde...

Deprem araştırmalarında Türkiye’nin önde gelen bilim kurumlarından birisi olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), yeni araştırması ile İzmir’in ve bölgenin deprem tarihçesine ışık tutarak, henüz keşfedilememiş yeni fayların tespitini yapmayı, bilime ve güvenli yapıların inşasına referans olabilecek çıktılar elde etmeyi planlıyor.

İZMİR (İGFA) - Akademik çalışmalarının yanı sıra kamu yararını gözeten faaliyetleri ve araştırmaları ile bilim dünyasına yön verenDokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), deprem araştırmalarına yönelik dikkat çeken bir çalışmaya daha imza atmaya hazırlanıyor.

İzmir’de Antik çağlardan günümüze kadar yaşanan depremleri daha iyi anlayabilmek ve depremlere karşı tedbirler oluşturabilmekamacıyla Selçuk Ayasuluk Tepesi, Efesfayı ve bölgedeki farklı noktalarda inceleme ve araştırma çalışmalarına başlayan DEÜ’lü uzmanlar, çalışmanın sonunda antik dönemlerden itibaren bölgede meydana gelen depremlerin arkeojeolojik olarak tanımlanması, bölgenin sismik tarihi, yeni fayların tespitive bölgede bulunan tarihi yapılarıngeçmiş depremlerden nasıl etkilendiği hakkında veriler toplayacak. DEÜ böylelikle, bilime ve güvenli yapıların inşasına da referans olabilecek önemli çıktılar elde edecek.

“YIKIMLAR ÖNEMLİ VERİLER SUNACAK”

Bu kapsamda somut veriler ortaya koyabilmek için araştırmalarına başlayan DEÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ile DEÜ Arkeoloji ve Arkeometri Araştırma Merkezi (DEUARKEUM) Müdürü Doç. Dr. Barış Gür, ilk olarak T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı yürütücülüğünde gerçekleştirilen “Selçuk Ayasuluk Tepesi ve St. Jean Anıtı Kazısı” ile tarihi metinlerde sözü edilen büyük depremlerin izlerini ortaya çıkarabilmek için kolları sıvadılar. Proje hakkında konuşan DEÜ DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, çalışmanın sonunda elde edilecek çıktıların İzmir’in deprem tarihçesini ortaya çıkaracağı gibi, hangi fayların büyük yıkımlara sebep olduğunu da ortaya çıkarmak istediklerini kaydetti. Sözbilir, “Bu kapsamda; İzmir çevresindeki Antik çağlardan günümüze uzanan depremlerin Antik kentler ile ilişkisini de ortaya koymak, büyük yıkımlara hangi fayların sebep olduğunu saptamak istiyoruz. Bu yıkımlar bize birçok çıktı sunacak” dedi.

Projeye yönelik çalışmalara Selçuk ilçesinde Ayasuluk Tepesi ve Efes fayında başladıklarını, Kuşadası fayı, Yavansu fayı ve bölgedeki diğer önemli fay ve antik kentlerin de incelenerek bölgenin deprem potansiyelinin araştırılacağını belirten Sözbilir, “Bu çalışmayı Selçuk’ta başlatmak istedik. Bölgedeki Efes fayı üzerinde çalışmalar yaptık. Fayın geçmiş dönemlerde ürettiği depremleri ortaya çıkarıp, bu depremlerden hangisinin Efes’i yıktığını bulmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda, Türkiye ölçeğinde baktığımız zaman, özellikle Kahramanmaraş depremlerinden sonra bölgedeki antik yerleşimlerle jeolojik yapı arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu biliyoruz. Biz de İzmir ve çevresindeki antik kentlerimizdeki eski depremlerin izlerini araştırarak, bunların faylar üzerindeki kayıtlarını bulmaya çalışıyoruz. Bu çalışmamız hem jeoloji hem jeofizik hem de arkeolojiyi kapsayan, multidisipliner bir çalışma olacak. Projeye desteklerinden dolayı DEÜ Rektörlüğümüze de teşekkür ediyoruz” bilgisini paylaştı.

“YER KABUĞU OLUŞUMUNU SÜRDÜRÜYOR”

Türkiye’nin genç oluşumlu bir yapıya sahip olduğunu belirten DEÜ DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bölgedeki alüvyonal ovaların hala gelişim göstermeye devam ettiğini ifade etti. Sözbilir, “Genç oluşumlu arazi yapısında alüvyonal zeminler henüz oluşumunu tamamlamamıştır. Oluşumunu sürdüren yer kabuğunda tektonik hareketlilik de daha fazladır. Ülkemizin mevcut yapısı göz önünde bulundurulduğunda, kentimizin tarih boyunca çeşitli şiddetlerde pek çok deprem atlattığını söylemek mümkün.  Selçuk Ayasuluk Tepesi ve St. Jean Anıtı Kazısı ise bizlere bu depremlerin tarihi, yıkıcılığı ve tekrarlanma periyotları hakkında önemli bilgiler verebilir. Bu yüzden araştırmalarımıza buradan başladık” diye konuştu.

ANTİK ÇAĞ DEPREMLERİ TANIMLANIYOR
Antik Çağlar boyunca Batı Anadolu topraklarının birçok önemli depremden etkilenmiş olduğunun yazılı kaynaklar yoluyla öğrenildiğini kaydeden DEÜ Arkeoloji ve Arkeometri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Barış Gür ise,“Antik Çağlar boyunca Batı Anadolu topraklarının birçok önemli depremden etkilenmiş olduğu yazılı kaynaklar yoluyla öğrenilmektedir. Antik Çağ yazarları ve çeşitli yazıtlar Antik Çağ’da Batı Anadolu’daki depremlerden doğrudan ve dolaylı bilgiler verdikleri gibi Ayasuluk ve çevresi ile ilgili tahribatların da geçtiği görülmektedir” bilgisini paylaştı.
Açıklamalarını sürdüren Gür, şunları kaydetti:
“Örneğin Roma İmparatoru Tiberius döneminde MS 17 yılında Batı Anadolu büyük bir depremin tahribatıyla karşı karşıya kalmıştır. MS 178’de İzmir’de Agora’nın yıkılmış olduğu bilinirken, Batı Anadolu’da Ephesos’u da etkileyen bir başka büyük deprem MS 262’de gerçekleşirken Artemis Tapınağı zarar görmüş ve bazı yapılar sonrasında yeniden inşa edilmiştir. MS 6’ncıyüzyılda gerçekleşen depremler Ayasuluk Tepesi’ndeki St. Jean Bazilikasını tahrip ederken sonrasında yerine büyük bir kilise inşa edilmiştir. 1360 civarında ise St. Jean Kilisesi bir başka depremle yıkılmıştır.Bu bakımdan İzmir ve çevresinde Antik Çağlarda tarihsel olarak yazılı kaynaklar ile bilinen depremlerin, antik kentler üzerinden incelenmesi, arkeojeolojik olarak tanımlanması büyük önem taşıdığı gibi; filolojik belgelerde aktarılan bilgileri değerlendirme imkanı sağlayacaktır. Aynı zamanda antik kentler üzerinden uygulanacak bu çalışmanın İzmir ve çevresinin deprem tarihçesinin daha iyi kavranabilmesi ve anlaşılabilmesi için önemli veriler sunacağı düşünülmektedir.”


Haber Kaynak : İGFA

ulusalbasinajansi.com web sitesinde yayınlanan haber, resim, bilgi, belge, metin, video niteliğindeki tüm yazılaı ve görsel eserler Türkiye Cumhuriyeti Yasalarına tamamen uygun olarak yayınlanmaktadır. TC 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun telif haklarına ilişkin hükümlerine ve AB Fikri Mülkiyet Hukukuna göre Ulusal Basın Ajansı'.com'un yazılı izni olmadıkça hiçbir kimse, yayıncı ve kuruluş, herhangi bir eserin tamamını veya bir kısmını yayınlayamaz, çoğaltamaz, alıntı yapamaz

İZMİT BELEDİYESİNİN YENİ BAŞKAN YARDIMCILARI VİLDAN BACIOĞLU TAŞKAN VE NESLİHAN ÇAKIR OLDU

Eş Başkan Hatun, Yol Yapım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığını ziyaret etti

SÜLEYMANLAR’DA DOĞAL AFET SONUCU KAPANAN YOLDA SONA GELİNDİ

Başkan Öztaş, İl Tarım ve Orman Müdürü Parlak’ı Ziyaret Etti

PERSONELİMİZE NARKOTİK SUÇLARLA MÜCADELE SEMİNERİ

Sahada daha etkin olmak için eğitim aldılar

Başkan Büyükkılıç, Macaristan Ankara Büyükelçisi Matis ve Fahri Konsolos Şahbaz’ı Ağırladı

MEM Sahne’de Balkan rüzgarı esti

BAŞKAN ÇOLAKBAYRAKDAR, "VERGİLER, GELECEĞİMİZİN TEMİNATIDIR"

Başkan Mutlu’dan Dirençli Kent Vurgusu: En Önemli Gündemimiz

ABB’DEN BAŞKENTLİ ÖĞRENCİLERE ÖZEL PROJE GENÇLİK SOFRALARI AÇILIYOR

20 KASIM DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ’NDE ‘ÇOCUK MECLİSİ’ TOPLANDI

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nden Ulaşım Personeline Eğitim Semineri

Ücretsiz su tasarruf aparatı dağıtımı sürüyor

ODUNPAZARI’NDA “TEMEL SAĞLIK BİLGİLERİ VE HAKLARIMIZ” KONUSUNDA ÜCRETSİZ SEMİNERLER BAŞLIYOR

Ercan Kesal, Antalya Edebiyat Günleri’nde

ANTALYA’DA HİZMET SEFERBERLİĞİ: BÖCEK VE KARA’DAN ORTAK VİZYON

Bayraklı’da çocuklara özel etkinlik

BAŞKAN MANDALİNCİ’DEN SAHA ZİYARETLERİ

Çevre Kirliliğinin Affı Yok

ALANYA BELEDİYESİ’NDEN YAŞLI VATANDAŞLARA TARİH VE DOĞA GEZİSİ