Modaya ışık tutan isimler arasında olan ve Kraliyet Modacısı olarak bilinen Karim Fizi; ayağının tozuyla geldiği Bursa'da, yeni yılda kadınların nasıl giyinmesi gerektiği ve 2022'de modanın nasıl şekilleneceğine dair önemli tüyolar verdi.
Ersel NALBANT (Bursada Bugün) - İran asıllı Danimarka vatandaşı olan Karim Fizi; uzun yıllar Danimarka'da modacılık yapmasının ardından İzmir'e gelerek, bu şehre aşık olmuş ve yaşamını orada sürdürmeye karar vermiş. Modaya ışık tutan isimler arasında sayılan Fizi, yeni yılda kadınların nasıl giyinmesi gerektiği, 2022'de modanın nasıl şekilleneceği gibi konularda okurlara önemli tüyolar verdi.
ÜRETEN DEĞİL TÜKETEN BİR ÜLKE OLDU
Türkiye'nin mükemmel ve çalışkan, üretken bir ülke olduğunu ifade eden Fizi, "Türkiye'de bir kıyafeti kaça mâl ediyoruz, aynı kıyafeti Çin de kaça mâl ediyorlar. Bu konuda araştırın" diyerek, "Bu konuda Türkiye, Çin ile yarışa girer. Yalnız burada bir sorun var: yaşam standartı. Onun dışında Türkiye önde. Şu anda Türkiye üreten değil, tüketen bir ülke oldu. Mesela Türkiye'de hiçbir şey birbirine uymuyor. Fabrika'ya gidiyorsun, 'İşçi yok mal üretemiyoruz, mal yok' diyorlar. İşçiye sorarsan 'İş yok,' diyor. Herkes suçu birbirinin üzerine atıyor. Mesela, bu nasıl bir çelişki anlamadım" diye konuştu.
2022 MODA TRENDLERİ
Trendlerin bu yıl ve önümüzdeki sene pastel ve klasik olağanüstü olacağını ifade eden Fizi, "Her zaman taşlı ama savaroskiler öne çıkacak. Yılbaşında kadınlar ne giyerlerse giysinler ama yılbaşı ağacı gibi süslenmesinler ki her evde bir tane var. Bugün Türkiye'de en vasat gelinlik 10 bin TL'den başlıyor. İnsanların alım gücü yok, alırken zorlanıyor. Türkiye'de bütün firmalar birbirinin kopyası olmuş durumda çünkü stilistlerimizi doğru değerlendiremiyoruz. Onları köşeye attık. Gelinliğin dışında giyilecek klas ve şık kıyafetler bulmak neredeyse imkansız" dedi.
2022'DE MODA NASIL ŞEKİLLENECEK?
2022'de modanın tamamen ticari şekle bürüneceğine dikkat çeken Fizi, moda her insana göre özel olduğunu söyledi. Kendisinin Kraliyet ailesini de giydirdiğine dikkati çeken Fizi, "Sokaktaki insanların giydikleri kıyafetlerden onların da pek bir fark yoktu. Bu sene dokuma fabrikalarda kalan kumaşlar 2022'de moda olarak önümüze sunulacak. Önümüzdeki yıl karışık bir moda dünyası olacak. Ticari olarak satılmayan kumaşlardan moda oluşturulacak. Moda ülke insanının kültürü ve anatomisine göre değişir. A modası var, orta modası var ve üst sınıf modası var. Hocam Saint Laurent derdi ki 'Birisini giydirdiğiniz zaman öncelikle gözlerine sonra yüzüne, saç rengine, vücuduna ve ölçülerine bakın. Ona göre o kişiye bir fikir verin' Modayı kim, nasıl yorumlarsa öyle gider" diye konuştu.
SARAYA GİRİŞ HİKAYESİ
Kraliyet modacısı olma sürecinden de bahseden Fizi, saraya giriş hikayesini de şöyle anlattı:
"8 yaşındayken ailecek Tahran'a geldik. Kıyafetlerle hep çok ilgiliydim. 9 yaşında kız kardeşime annemin çarşafından ve seccadesinden elbise dikmiştim. O zamanlardan beri çok iyi biliyordum ki 'ben kadınları giydirmek istiyorum.' O yaşta, Şah'ın eşi Kraliçe Diba, her okuldan yetenekli çocukların toplanarak saray için çalışmasını istedi. Henüz ilkokuldayken o kişiler arasında yer aldım. Bana bale kıyafetleri dikme görevi verildi. Biz atölyedeyken kraliçe geldi ve diktiğim bale kıyafetlerini görünce hemen saraya alınmamı istedi. Böylelikle saraya girmiş oldum. Daha sonra iktidar değişince 32 milyon nüfusun 5-6 milyonu ülkeyi terketmek zorunda kaldı, idam kararları çıktı. Benim hakkımda çıkan idam kararının gerekçesi; bir erkek olarak kadınlara elbise dikmemdi. Zaten bizim gibi saraya yakın çalışanlar için 5 kez idam kararı vardı. Ben de kaçmak zorunda kaldım. Aslında ailemin çoğu üyesi gibi ABD'ye gidecektim. 20 yaşındaydım. Danimarka'da Kraliyet'in hemen yanında bir salon kurdum. Danimarka dilini 6 ayda çözdüm. Kısa sürede Kraliyet ailesi üyeleri ve ülkenin sosyetesi benden giyinmeye başladı. Ama çok zorlandım".