“Boş duranı Allah’ta sevmez kul da” diyen büyüklerimizin, yalansız, dolansız hedefini tamı tamına 12 den vuran bu sözlerine katılmamak için insanın aklının kıt olması gerekir.
Ata yadigârı olan bu sözün ne kadar değerli, ne kadar önemli olduğunu hafızasına kazıyıp, ardından da bu ilkede “Gece, Gündüz” ömrünü harcayan tüm siyaset erbabımızın yanı sıra, keza hâlihazırda ülkemizin tepesindeki en yetkili, en tumturaklı koltuklarında bağdaş kurup oturan, Oltu taşı tespihlerini çekip duran muhterem zevatın da, yüce milletimizin rahat ve huzuru için gece gündüz demeden “Durmak yok yola devam” fikri ile çalışıp çabalamaları işte bunun en güzel örneği değil mi Ustam?
Nitekim tüm dünya kendi pisliğinde miskin miskin yan gelip yatsın
Nitekim tüm dünya kendi pisliğinde miskin miskin yan gelip yatarken, ülkesinin, halkının geleceğini tabiri yerindeyse zerre kadar iplemezken, buna karşılık güzelim vatanımızın her geçen günün ardından giderek cennet bahçesine dönüşmesi için buldukları her taşın, her kayanın altına gövdesini koyup, bu uğurda emek harcayıp duran tüm devlet büyüklerimizden yüce Allah razı olsun.
Evet, Ustam, Allah boş duranı sevmediği için, bizler de gerek toplum, gerekse birey olarak hemen her konuda elimizden geldiğince boş durmak bir yana, tam aksine harıl harıl çalışıp böylece tüm allameyi cihana nasıl çalışkan olduğumuzu neredeyse yirmi dört saat vardiyalar halinde kanıtlamaya gayret ediyoruz. Ama işin gerçeğine dönüp baktığımızda, bu alanda aldığımız yolun sadece bir arpa boyu, istikametimizin de maalesef ters yönde olduğunu görünce, bu kez de haklı olarak önce vatandaş diye bağrımıza bastığımız içimizdeki sütü bozuk hainlere, sonra da dışımızdaki düşmanlarımıza sinirlenip öfkeleniyoruz tabii ki!
Şimdilik bu tünelin sonu meçhul Ustam!
Özellikle son zamanlarda sanki memleket sahipsiz, sanki memleket yedi düvelden kurtarılmış gibi değil, sanki ABD’nin doları, AB’nin Euro’su karşısında bizim liramızın değeri, bir zamanlar seçim meydanlarında bedava dağıttığımız pazar fileleri dolduramayacak düzeye inmiş, sanki memlekette işsiz güçsüz o cadde senin, bu kaldırım benim diyerek ortalıkta çaka satarak volta atan yurttaşlarımızın yanı sıra, ayrıca üniversite kapılarını aşındıran milyonlarca öğrencilerimiz varmışçasına, sosyal medya yoluyla durmadan mesaj atan, yalan dolan haberler yayınlamayı başarı sayan bu hadsizlerinde ne yazık ki değerleri ortada
Ancak, yine atalarımızın dediği gibi, “Boş duranı Allah sevmez” sözünden hareketle yola çıkıldığında; memlekette görünen tek gerçek şu ki, bu aralar ülkemizin başında bulunan Reisimiz başta olmak üzere peşi sıra görev yapan hemen herkes, Ülkemin insanlarıyla sağlam adımlarla yola devam ederken, öte yandan bazı uydum akıllılar yapılan bunca emeği bir punduna getirip baltalıyor.
Şimdilik bu tünelin sonu meçhul Ustam!
Hakan Dikmen