Siyasetin doğası gereği, uzun soluklu iktidarlar zamanla yıpranır, yorulur, çözüm üretmekte zorlanır. Ancak Erdoğan, tüm krizlere rağmen hâlâ siyaset sahnesinde varlığını sürdürüyor, hâlâ konuşuyor, hâlâ iddialı.
Neden dinlenmekten
bile korkan
bir lider haline geldi..
Bunun temelinde, kurduğu sistemin onu da içine çeken devasa bir çöküş sürecine girmiş olması yatıyor.
Erdoğan, korkudan kendisini sürekli bir mücadelenin içinde tutarak, her zaman tetikte ve hareket halinde kalmak zorunda hissediyor.
Ancak gerçek şu ki, artık sistem onu da dinlenmekten mahrum bırakıyor.
HUKUKUN KAYBOLDUĞU YERDE LİDER DİNLENEMEZ..!
Bir liderin en büyük gücü, milletine verdiği güven duygusudur.
Eğer bir ülkede adalet sistemi güvenilir değilse, iktidarın meşruiyeti tartışmaya açılır...!
Erdoğan’ın yıllar içinde inşa ettiği sistem, hukuku tamamen siyasete bağımlı hale getirdi.
• Mahkemeler artık bağımsız değil,
• Yargı kararları siyasi otoritenin taleplerine göre şekilleniyor,
• Medya kontrol altında, muhalefet baskı altında.
Ancak bu sistem yalnızca toplumu baskılamakla kalmadı, Erdoğan’ın kendisini de dinlenmekten mahrum bıraktı. Çünkü adaletin olmadığı bir sistemde, her lider sürekli tetikte olmak zorundadır.
Öyle bir noktaya gelindi ki, artık Erdoğan bile sistemin içinde kendisini rahat hissedemez hale geldi.
EKONOMİK ÇÖKÜŞ, ERDOĞAN’I DİNLENMEKTEN ALIKOYUYOR
İktidarların en büyük sınavı, vatandaşına refah sağlayabilmektir. Ancak bugün Türkiye, derin bir ekonomik krizle boğuşuyor.
• Enflasyon rekor seviyelere ulaştı,
• Türk lirası değer kaybetti,
• Halkın alım gücü düştü.
Bütün bunlar olurken, Erdoğan’ın dinlenme lüksü ortadan kalktı.
• Krizi çözebilmek için sürekli bir suçlu aramak zorunda,
• İç ve dış düşmanlar yaratmak zorunda,
• Kendi kitlesini diri tutmak için hep mücadele ettiğini göstermek zorunda.
Ekonomik kriz yönetilemiyor, çünkü sistem halkın refahını değil, iktidarın devamını garanti altına almak üzerine kurulu.
Ve işin ironik tarafı şu: Bu sistem, Erdoğan’ın dinlenmesine de asla izin vermiyor.
DÜŞMANLARLA ÇEVRİLİ BİR LİDER ASLA DİNLENEMEZ...!!
Erdoğan’ın siyasi stratejisi her zaman bir mücadele ortamı yaratmak üzerine kurulu oldu.
• Ya içeride hainler vardı,
• Ya dış güçler Türkiye’yi bölmek istiyordu,
• Ya ekonomi üzerinde oyunlar oynanıyordu.
Her durumda, Erdoğan’ın mücadele eden lider imajı pekiştirildi. Ancak bu stratejinin geri dönüşü olmayan bir noktası var:
Mücadele etmek zorunda kalmadığı bir ortam bırakmadı.
Bugün gerçek tehditler ile yapay tehditler iç içe geçmiş durumda.
Gerçek ekonomik kriz, yapay dış tehditlerle örtbas ediliyor.
Saygıyla
ALİM TÜLEK