CETİN AY


HEP SEN Mİ ARADIN BULAMADIĞINI…

Hep sen mi aradın bulamadığını.. Yoksa buldukların seni mi bulamadı..


İnsan, doğası gereği arayandır. Fakat çoğu zaman ne aradığını bile bilmez. İçinde bir eksiklik hisseder, sanki varoluşunun bir köşesinde kayıp bir parça vardır. O parçayı tamamlamak için yola çıkar ama çoğunlukla vardığı her durak bir başka eksiklikle karşılar onu. Kendi içinde bir boşlukla büyür ve o boşlukla yaşamayı öğrenir. Ama gerçekten öğrenir mi? Yoksa sadece erteler mi?

İnsanın en büyük trajedisi, bazen bulduklarının bile ona yetmemesidir. Hep bir şeyler eksik, hep bir şeyler yarım kalır. Sevgide, dostlukta, başarıda, hatta kendinde… Ruhunun derinliklerinde yankılanan bir ses, “Daha fazlası olmalı” der. Ama o fazlasının ne olduğunu bile bilmez çoğu zaman. Kimi zaman bir yüz ifadesinde, kimi zaman bir şarkının en ince notasında, kimi zaman da gecenin en sessiz anında yakalar onu. Bir anlığına bir cevap bulduğunu sanır ama ertesi gün o cevap da gölgelenir, belirsizleşir, anlamını kaybeder.

“İnsan bazen aradığı şeyin eksikliğinde değil, aramanın kendisinde kaybolur.” (Çetin Ay)

Bazı insanlar hayatları boyunca hep arar, ama bulduklarını bile göremez. Belki de bulduğunu kabul etmekten korkar. Çünkü bir şeyleri tamamlamak, artık aramayı bırakmak anlamına gelebilir. Oysa aramak, insana bir amaç verir. Cevapsız sorular, belki de cevabı olmayan boşluklar, insanı hep ileriye taşır. Ama ileriye mi? Yoksa kendi içine mi?

Hayatın ironisi burada başlar: Bazen aradığımız şey zaten bizimledir ama farkında değilizdir. Belki de sorun, yanlış yerde aramakta değil, yanlış sorular sormaktadır. Belki de aramak yerine anlamaya çalışmalıyız. Çünkü bazen anlamak, bulmaktan daha derin bir huzur getirir.

Hep sen mi aradın bulamadığını..
Yoksa buldukların seni mi bulamadı..

Saygıyla

Çetin Ay

YAZARIN MAKALELERİ