Tüm gönüller ahrazdı yangından geri kalan
Sükût bulmuş avazdı harabeydi her büldan
Ömrümün son deminde son gelen lütufdun sen
Kalb-i muhabbetini barigâhından alan
İklimlerden beklerdim mavinin ahengini
Bu geliş belirledi kainatın rengini
Ömrümün son deminde son gelen lütufdun sen
Sırra iltifat tuttu varlığının dengini
Şafak türkülerini dilden yakmıştım yâra
Yüreğin mabedim di nefsimi çektim dara
Ömrümün son deminde son gelen lütufdun sen
Mansur sükût etti ya bende düşmedim zâra
Nurullah Ağrı